AŞKSIN SEN

AŞKSIN SEN

26 Ağustos 2011 Cuma

EDİRNE GEZİSİ

Anneannem ve dedemi uzun süre olmuştu görmeyeli tabi onlarda Kuzey'i görememişti, bu nedenle bir hafta sonu vicdani yönüm ağır basarak annem, kocacım ve oğluşum Kuzey ile Edirne yollarına attık kendimizi.

Aslında bu kadar süredir ertelememin nedeni Kuzey'in arabada en fazla bir dakika ağlamadan durabilmesiydi, bu nedenle 3-4 saat yolu bir türlü göze alamadık.
Saat 9.00 da kahvaltısını yapan Kuzey ile hemen 10.00 gibi yola çıktık çünkü 10.00-10.30 gibi uykuya geçmesini istedik, tamda istediğimiz gibi oldu .
Tabi araba serin beşik gibi sallanınca oğlum ilk defa iki saat uyudu, ondan sonrada ilk defa ( dilinizi ısırın ) büyük bir problem yaşamadı, varmamıza yarım saat kalayı saymazsak:)
 Problemsiz giden bu yol maceramızdan sonra bir sonraki BAlıkesir seferimizi araba ile yapmaya karar verdik.

Kuzey ilk defa bu kadar yaşlı insanları görüyordu ve hayret etti. Ama onu en çok mutlu eden köyde bulunan kedi, tavuk, hindi gibi hayvanların bulunması idi, korkusuzca onların peşinden koşup durdu, ve çok keyif aldı.
Tabibki anneannem ve dedemin mutluluğu paha biçilemezdi. Özellikle dedem, Kuzey'in hareketliliğine hayret etti . Tabi o kadar kuşak farkı var ki oysa şimdi ki çocukların hepsi afacan:..

Bir gece kaldık ertesi gün yine aynı saatlerde dönüş yoluna geçtik tabibki Selimiye Camii ziyaret edilmeden ve ciğer yenmeden dönülmezdi. Mimar Sinan'ın 80 yaşında yaptığı ve "ustalık eserim" dediği anıtsal yapı tek kelime ile muhteşem.

Bu camide en sevdiğim husus ters lale figürü;

Yaygın söylenceye göre bu lale, Cami arsasının sahibi olan ve burada lale yetiştiren kişinin, arsaya Cami yapımı için çıkardığı güçlük ve ters tutumunu sembolize etmektedir.

Bazılarına göre caminin yapımında çalışan kör bir ustanın ürünü olan bu lale için, halk arasında, başka inançlar da vardır. Örneğin, Allah ve lale sözcüklerinde aynı harfler bulunması nedeniyle bu çiçeğe Mistik bir anlam kazandırılmış ve kutsal sayılmıştır. Ayrıca eski Harflerle yazılmış lale sözcüğü tersten okunduğunda Osmanlılar'ın Kutsal alameti olan hilal okunur.
Bir başka yaklaşım da Mimar Sinan'ın o günlerde hastalanan ve ölen Torunu Fatma ile ilgilidir. Buna göre zaten kalın boğumuyla yeteri Kadar bozulmuş lale motifi Sinan'ın torunuyla ilgilendiği ve moralinin Bozuk olduğu günlerde bir kalfa tarafından kondurulmuştur.

Bu arada yolunuz Edirne'ye düşerse meşhur bizim ciğercide yerin derim mutlaka. Her şey enfesti tabiki istanbul da bulunan Kırkpınar Lokantalarının neredeyse yarı fiyatına olması ise bizler için üzücü bir durum:))

9 Ağustos 2011 Salı

NELER DİNLİYORUZ

Sevgili Mehtap'cığımın önerisi Yıldız İbrahimova sesinden çocukça şarkılar, 4 yaşında ki Umur'un en çok sevdiği cd lerden biri imiş, Henüz sadece entrümantal müzik dinleyen Kuzey biraz korktu gibi ....

Yıldız İbrahimova kimdir?
Bulgaristan doğumlu, Türk caz müziği sanatçısı.  Dört oktavlık sesi ve inanılmaz emprovizasyon kabiliyetiyle tüm dünyada tanınan ,yaşayan en iyi doğaçlama yeteneğine sahip kadın caz sanatçılarından biri olarak bilinir.
Bir konserinde  orkestrasız 3 saat boyunca doğaçlama acapella performans sergilemiştir.





Diğer cd miz ise IQ çocuk

 


 Tek kelimeyle süper , Kuzey bayıldı tabi bizde

Araştırmalar, bebeklerin anne karnındayken 6. ve 7. aylardan itibaren seslere, özellikle de müziğe tepki verdiklerini, anne karnındayken dinledikleri müzikleri doğduktan sonra dinlediklerinde hatırladıklarını göstermektedir.
Zihinsel gelişimin %85’i 8 yaşına kadar, beyin gelişiminin ise %80’i 3 yaşına kadar tamamlandığından yapılan araştırmalar bu süreçte müziğin çok önemli bir rol oynadığını, zekâ ve beyin gelişimini ilk aylarda beslenmeden sonra olumlu etkileyen en önemli faktörün müzik olduğunu göstermektedir.
.
Anne karnından itibaren müzik dinletilen bebeklerin psikolojik gelişimleri de olumlu yönde olmuş, hırçın davranışlar yerine uyumlu davranışlar sergiledikleri ortaya çıkmıştır. Özellikle klasik müzik beyinde sakinlik hissi yayan alfa dalgalarını harekete geçirmektedir.


Müzik dinletilen bebeğin hareket kabiliyeti, müziği duyduğunda yaptığı eşlik hareketleriyle küçük kas ve büyük kas gelişimi hızlanmaktadır. Kısacası, doğumdan üç ay öncesinden itibaren bebeğe klasik müzik dinletmek onun zihinsel, duygusal, fiziksel ve sosyal gelişimini olumlu yönde etkiler, bilişsel zekânın, kulak ve dilin gelişimine yardımcı olur.

8 Ağustos 2011 Pazartesi

ÇOCUK KEKİ

Kuzeye yaptığım ve çok sevdiği kek tarifini paylaşmak istedim

Malzemeler

2 yumurta
1 çay bardağı toz şeker ( daha azda katabilirsiniz)
1/2 su bardağı zeytin yağı
1/2 su bardağı süt( alerjiniz varsa meyve suyu da katabilirsiniz biz keçi sütüne geçtiğimiz için keçi sütü kattım)
1 su bardağı kepekli un
1 su bardağı tam buğday un
kabartma tozu
isteğe bağlı kuru kayısı, kuru incir,( sıcak suda 5-10 dk. bekletelim)
isteğe bağlı ceviz, fındık, badem iyice dövülmüş
tarçın


Önce yumurta ve şekeri iyice mikserde 10 dk.çırpalım sonra süt ve yağı katıp çırpmaya devam edelim. En son un,kabartma tozu ve kuruyemişleri katalım, biraz karıştırarak yağlanmış muffin kalıplarına dökerek önceden ısıtılmış 160 derece pişirelim.

Afiyet olsun

Elif Ayla'nın şerbetler ve hoşaflar kitabında her tarifin arkasına yazdığı  ve çok sevdiğim sözünü bende burada yazarak postu bitiriyorum

Artsın, eksilmesin.Dolsunda taşmasın. Az çok olsunda, bereket yok olmasın. Amin


4 Ağustos 2011 Perşembe

ÇOCUKLA TATİL 1-

piknik zamanı
çakma deniz.))

Kuzey boyu kadar buzdolabı görünce

fotoğraf makinesini bulunca
10 günlük ilk tatilimizi yaptık.
Yer: Burhaniye/ Anneanne dedenin yazlığı

Kuzey'in arabada huysuzlaşması, ağlaması nedeniyle araba yolculuğuna göğüs gerecek gücü kendimizde bulamamamız nedeniyle uçak seyahatini tercih ettik.

Gidişte tam uçağa binecek iken Kuzey'den gelen koku nedeniyle babamız giriş kuyruğunda beklerken biz hızlı adımlarla bebek bakım odasına gittik. Kuzey'in alt değiştirme işlemi bitince ucu ucuna uçağa yerleştik.

Doktorumuzun uçak kalkarken ve inerken su içirin demesi üzerine,kalkışta ve inişte su içirme çabalarımız sonuçsuz kalınca emzik yöntemine başvurduk.

ve tekrar bir koku ve Kuzey ishal olmuştu, hemen uçağın lavabosuna giderek hostesten alt değiştirme için örtü isteyerek bu işlemi de başarı ile tamamlıyoruz. Uçakta pek çok çocuk ağlarken oğlumun ağlama gibi bir sıkıntısı yoktu ancak tabi ki sıkıldı, sinirleri bozuldu, yanımızda ki beyefendi kendisinin de oğlu olduğunu bu durumu anladığını ve başka yer boş ise oraya geçebileceğini söyledi. Biz çok mutlu olduk tabiki Kuzey'de

Burhaniye günlerini iyiydi evde bir kaç kişinin olması tatili daha olumlu hale getiriyordu. Ancak gittiğimiz  hafta  deniz suyu çok soğuktu bu nedenle Kuzey'i denize sokamadık daha doğrusu kendisi girmek istemesi, suya sokmaya çalıştıkça üfff diyerek soğuk hareketi yaparak bizim bu çabamızı sonuçsuz bıraktı.

Bizde kendisine şişme havuz alarak yazlığın önünde ılıştırılmış su ile çakma deniz keyfi yaşattık. Çok memnun oldu ama keyfine düşkün oğlum biraz su soğumaya başlayınca daha fazla içinde durmak istemedi.

Yazlığın müstakil olması ise Kuzeyi en çok sevindiren durumdu heryere gidebiliyordu gezmeye meraklı yavrucak...

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Related Posts with Thumbnails